
Duyu Bütünleme Terapisi
Duyu bütünleme terapisi, 1970’lerde Ergoterapist A. Jean Ayres tarafından, duyusal işleme bozukluğu olan çocukların, duyusal bilgiyi düzenlerken yaşadığı zorlukların giderilmesi amacıyla geliştirilmiş terapidir. Ergoterapistler tarafından uygulanır.
‘Duyusal Bütünleme; Kişinin kendi vücudunu ve çevresinden gelen duyumları organize eden ve vücudu çevreyle uyumlu kullanmaya mümkün kılan nörolojik bir tepkimedir.’ (Ayres,1988)
Duyu Bütünlüğü, çevremizle olan etkileşimimizde vücudumuzu etkili bir biçimde kullanabilmemizi sağlamak için vücudumuz ve çevremizden gelen duyuları organize eden nörolojik bir işlemdir. Duyular, bedenimizi ve çevremizi fark etmemizi sağlar.
Çevreden ve vücudumuzda gelen bilgilerin duyusal organlarımız tarafından beyne ulaştırılması, beyinde birtakım işlemlerden geçerek duyusal girdiye uygun davranışın oluşturulması süreci duyusal bütünlemedir. Duyusal bütünleme sürecinde duyuların duyu organları tarafından alınmasında, beyne ulaştırılmasında, beyinde uygun yorumlanmasında veya uygun yanıtın oluşturulmasında sorun yaşanması ise duyusal bütünleme bozukluğudur. Duyu bütünleme terapisi, duyusal bütünleme süreçlerinde sorun yaşan çocuklar ve yetişkinlere uygulanan bir terapidir.
Duyusal entegrasyon, çevreden ve vücuttan alınan duyusal bilgilerin analizini, sentezini ve organizasyonunu kapsayan nörolojik bir süreçtir. Bu sebeple duyusal entegrasyon merkezi sinir sisteminde gerçekleşir. Duyusal entegrasyon yolu ile; beden algısı, uygun uyaranların seçimi, vücudun çevreye uygun hareket etme becerileri gelişir. Duyusal reseptörler vücuttan gelen bilgiyi alır. Merkezi sinir sistemi içindeki duyusal nöronlar üzerinden beyine bilgi akışı olur. Beyin ilgili duyusal mesajları çok hızlı bir nörolojik işlemle analiz eder, düzenler, bağlantıları sağlar ve onları bütünleştirir. Daha sonra, motor nöronlar beynimize mesaj gönderir. Vücudumuz bu mesaja duyusal motor bir cevap verir.
Duyusal entegrasyon mekanizması yaşam boyu devam eder, bu sebeple gelişimi süreklidir.
Öğrenme; bilginin alınması, bilginin düzenlenmesi, bilginin depolanması ve bilginin iletilmesi süreçlerinin tamamıdır. Bilgi ise vücudumuzdan ve çevremizden gelen duyusal uyaranlardır. Bu nedenle bilginin öğrenilmesi için duyuların alınıp yorumlanması süreci duyu bütünleme süreci ile oldukça yakın ilişkilidir. Duyusal işlemleme de sorun yaşayan, duyu bütünleme bozukluğu olan çocuklarda öğrenme ve uygun davranışı meydana getirmede sorun yaşanabilir.
Duyu Bütünleme Problemleri Olan Çocuklarda Gözlenen Bazı Davranışlar
Duyusal bütünleme problemleri her çocukta farklı şekildedir. Çocukların duyusal profillerine göre farklı davranışlar meydana gelmektedir. Örneğin bir çocuk çok haraketli ve yerinde durmuyorken bir diğer çocuk hareketten kaçınabilir ve hareketli oyunlardan rahatsız olabilir. Her iki durum da çocuğun duyusal profilinden kaynaklı olarak meydana gelen problemdir. Bu sebeple aşağıdaki duyusal sorunlar her çocukta farklılık göstermektedir.
- Aşırı hareket etme ( örneğin evde koltukların, masaların üzerinde gezme, sürekli koşmak isteme)
- Hareketten kaçınma, yüksekte olmaktan çok korkma, genellikle sakin oyunlar oynama
- Yüksek sesten korkma, kulaklarını elleriyle kapatma veya ağlama
- Yalınayak olmaktan hoşlanmama, çoraplı gezme
- Çorapsız dolaşmak isteme, eve girer girmez çoraplarını çıkarma
- Yeme bozuklukları ( örneğin püre beslenme, belli doku ve lezzetteki yemekleri yeme)
- Uyku bozuklukları
- Konuşma sorunları
- Sakarlık, takılıp düşme, etraftaki cisimlere çarpma
- Merdiven inip çıkmada zorlanma
- Duygularını fark etmede veya kontrol etmede zorlanma
- Bedensel ağrılara aşırı tepkili veya tepkisiz olma
- Koordinasyon gerektiren oyunlarda zorlanma
- Tehlikeli hareketleri yapmaktan hoşlanma veya kişisel güvenliğini riske atan oyunlar oynama
- Çabuk yorulma veya hiç yorulmama
- Giysilerini giyinmede zorlanma
Gibi davranışlar başta olmak üzere pek çok durum gözlenebilir.
Duyu Bütünleme Problemleri Olan Bebeklerde Gözlenen Bazı Belirtiler
Çocukluk döneminde kliniğimize başvuran çocukların değerlendirmelerini alırken bebeklik dönemlerinde de duyu bütünleme sorunları yaşadıklarını tespit etmekteyiz. Bebeklik döneminde gözlenen duyusal problemler düzelmez ve ilerleyen yaşlarda artarak ilerler. Bu nedenle bebeklik döneminde gözlenen duyusal problemler göz ardı edilmeden ergoterapiste danışılmalıdır.
Bebeklerde görünen bazı duyu bütünleme problemleri;
- Çok ağlama, kendini sakinleştirememe
- Bazı pozisyonlardan aşırı rahatsız olma ( Örneğin, yüzüstü pozisyon)
- Beslenmede zorlanma, memeyi veya biberonu reddetme, ek gıdaya geçişte zorlanma
- Uykuya geçişte ve uykuda kalmada zorlanma
- Banyo yapmada zorlanma ve ağlama
- Baş aşağı pozisyonlarda rahatsız olma ve ağlama
- Ellerini orta hatta birleştirmede, iki elini aktif kullanmada zorlanma
- Aşırı aktif olma veya aşırı hareketsiz olma
- Kucağa alınmaktan veya ona dokunulmasından rahatsız olma
- Bezinin ve giysilerinin değiştirilmesinden rahatsız olma veya ağlama
- Ani sestenirkilme korkma (örneğin korna sesi, saç kurutma makinesi sesi gibi)
Duyu Bütünleme Terapisi Kimlere Uygulanabilir?
Duyu bütünleme terapisi duyu bütünleme problemi yaşayan her kişiye uygulanabilir. Bu nedenle yaş sınırlaması olmadan bebeklere, çocuklara ve yetişkinlere uygulanabilir. Tanı olsun veya olmasın ergoterapist tarafından çocuğun duyu bütünleme terapisine ihtiyacı belirlenir ve ihtiyaç doğrultusunda terapi uygulanabilir. Sıklıkla duyu bütünleme terapisi alması gereken teşhis ve tanı grupları;
- Duyusal bütünleme bozukluğu
- Uyaran eksikliği
- Hiperaktivite
- Dikkat eksikliği
- Otizm
- Gelişimsel koordinasyon bozukluğu
- Down sendromu
- Disleksi
- Uyku sorunlaru
- Yeme problemleri
- Serebral palsi
- Genetik bozukluklar
- Öğrenme bozuklukları
- Dil ve konuşma bozuklukları
Duyu Bütünleme Terapisi Değerlendirilmesi Nasıl Olur?
Bir çocuğun duyu bütünleme terapisine ihtiyacı olup olmadığı ergoterapistler tarafından değerlendirmeler sonucunda belirlenebilir. Çocukların duyu bütünleme terapisine olan ihtiyacı değerlendirme sonucunda belli olur ve Ergoterapist genel olarak çocuğa uygulayacağı müdahale planını belirler. Ancak müdahale programının derinleştirilmesi ve çocuğun gereksinimleri süreç içerisinde şekillenebilir.
Değerlendirme dinamik bir süreçtir. Yalnızca birkaç seans ile sınırlı değildir. İlk değerlendirme seansları çocukların;
- Ergoterapiye ihtiyacı olup olmadığının saptanmasında,
- Öncelikli müdahalenin belirlenmesinde,
- Çocukların duyusal profillerinin belirlenmesinde,
- Terapi programının oluşturulmasında önem taşımaktadır.
Duyu bütünleme terapisi ihtiyacının belirlenmesi için hem çocuğun hem de ailesinin bir arada olması önemlidir. Genellikle terapi ortamında değerlendirmeler alınarak çocukların serbest zaman geçirmesi için uygun ortam oluşturulur. Çocuğun hangi oyuncalarla oynadığı, nasıl hareket ettiği, oyuncaklara ve ortama verdiği cevaplar ergoterapist tarafından gözlenir ve not edilir. Aynı zamanda annenin gebeliğinden ve çocuğun doğumundan itibaren hem motor beceriler hem duyusal beceriler ile ilgili aileye sorular sorularak anamnez alınır. Eğer çocuk konuşulanları anlıyorsa ve rahatsız olacağı düşünülüyorsa aile ile ayrı konuşularak çocuğun etkilenmesi önlenmelidir.
Duyu Bütünleme Terapisini Kimler Uygular?
Duyu bütünleme terapisi Ergoterapistler tarafından uygulanan terapi yaklaşımlarından biridir. Ülkemizde ve dünyada duyu bütünleme terapisi 4 yıllık ergoterapi bölüm mezunlarının uygulama yetkisi olan bir terapidir. Fizyoterapister ve dil konuşma terapistleri duyu bütünleme terapisi terapisi eğitimi alarak kendi meslek sınırları dahilinde, terapilerine destekleyici amaçlı duyu bütünleme terapisinin yaklaşımlarından faydalanabilirler. Ancak ergoterapi seanlarında uygulanan duyu bütünleme terapi ile aynı değildir.
Ergoterapistler seanslarında yalnızca duyu bütünleme terapisi değil ergoterapi biliminin model, teori ve yaklaşımlarının tamamı ile seanslarını planlar ve uygular. Bu nedenle ergoerapistler duyu bütünleme terapisi uygulama yetkisi vardır ancak sadece duyu bütünleme terapisi uygulamaz.